Her alanda olduğu gibi bu konuda da Dünyayı takip ederek, bizleri yönlendiren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Beyefendi, 2015 yılında bizlere ve kamuoyuna çağrıda bulunmuş ve bu konunun önemini gündemimize almıştır. Artan farkındalık sonucunda da, Ülkemiz genelinde çok sayıda coğrafi işaretli ürün tescillenmiştir.

Amasya’da göreve başladıktan sonra çok dikkatimi çeken şeylerden birisi de,kalkınmada birer sacayağı durumunda olan tarım ile hayvancılık, sanayi ve turizm olarak, üç temel alanda da büyümeye ve gelişmeye elverişli bir il konumunda oluşuydu. Bizlerde bu sebeple her alanda proje ve çalışmalarımıza ivedilikle başladık ve çok şükür her alanda çok fazla ilerleme katettik.

Bugün ise sizlere içerisinde coğrafi işaret atağımızın da yer aldığı kültür ve turizm alanında yaptığımız çalışmalardan bahsetmek istiyorum. Bildiğiniz gibi, 8500 yıllık tarihinde birçok kadim medeniyete ev sahipliği yapan Amasya, tüm bu medeniyetlerden sayısız miras ve emanet barındırmaktadır. Birkaç asırlık bir deyiş olan “Amasya o şehirdir ki, tenhasında bir at eşelense, toynağı bir medeniyete dokunur.” ifadesi, şehrimizin sahip olduğu tarihi ve kültürel hazineyi ifade eden güzel örneklerden birisidir.

Köklü tarihinde 14 medeniyete ev sahipliği yapan Amasya’mızın önemi, Harşena Dağı ve Pontus Kral Kaya Mezarları’nın UNESCO Dünya Mirası Geçici listesine alınması ile bir kat daha artmıştır. Biz de bu bilinçle hem geçmiş medeniyetlerin mirasına sahip çıkmak, hem de Amasya’nın turizm potansiyelini en üst seviyede kullanmak adına çeşitli çalışmaları hayata geçirdik.

Bu çalışmalarımızın şüphesiz en önemlisi UNESCO Dünya Mirası Kalıcı listesine girmek adına yaptığımız çalışmalardır. Bu kapsamda UNESCO Hazırlık dosyamız Valiliğimizin koordinesinde süratle tamamlanarak Kültür ve Turizm Bakanlığımıza sunulmuştur.

Ayrıca Saraydüzü Kışla Binası Milli Mücadele Müzesi ve Kongre Merkezi’nin İl Halk Kütüphanesi’ne dönüşümü, tarihi Kılıçarslan İlköğretim Okulu binasının Geleneksel Türk Sanatları Merkezi olarak restore edilmesi, Boraboy Gölü’nün yılın 12 ayında kullanılabilmesi için yaptığımız düzenlemeler, Turizm Danışma Ofisi ve Tabela Çalışmaları, Discover Amasya Mobil Uygulaması ve Harşena Dağı’nın siluetini vurgulayan ışıklandırmaların bakım ve onarımı da bu çalışmalarımızın birkaçıdır.

Bunlarla birlikte 1700 yıllık Tanrıça Mozaiği de Valiliğimizin finansmanıyla Amasya Müzesine taşınmış ve ziyarete açılması için son aşamaya gelinmiştir.

Bu süreçte Sultan Bayezid Külliyesinde yer alan eski halk kütüphanesi binasının Yazma Eserler Kütüphanesi’ne dönüşümü için restorasyona başlanarak, son aşamasına gelinmiş, tarihi Hazeranlar Konağı ve Merzifon Kızlar Mektebi Restorasyonu için de ihale hazırlıklarına başlanmıştır.

Turizm sektörü nitelikli konaklama tesisleri ile ayakta durur. Bizde bu anlayışla mülkiyeti ve işletmesi İl Özel İdaresine ait olan ve şuan içinde bulunduğumuz Büyük Amasya Oteli’nde kapsamlı bir tadilat ve yenileme çalışmasında sona gelmiş bulunuyoruz.

Bu alanda ayrıca Sofular Mahallesindeki tarihi doku turizme kazandırılmış ve İlimizin muhtelif yerlerinde bulunan 11 tarihi çeşmeyi ihya etmek için İl Özel İdaremiz tarafından gerekli çalışmalara başlanarak, Kapıağa Çeşmesi, Enderun Çeşmesi ve Narlıbahçe Çeşmesinin restorasyonları tamamlanmıştır.

Yine Amasya’mıza hayat veren, güzellik katan Yeşilırmak Nehrinin ıslahı, temizlenmesi ve çevresinde rekreasyon alanları oluşturulması için hayata geçirdiğimiz projemiz de hızla devam etmektedir.

Kültür ve turizm alanında yürüttüğümüz önemli bir çalışmamız ise Coğrafi İşaretli Ürünlerde yaptığımız büyük atılımdır’diye konuştu.

17. COĞRAFİ İŞARET ÜRÜNÜMÜZ HAYIRLI OLSUN

17 coğrafi işaret tesciliyle yetinmiyoruz ve yetinmeyeceğiz diyen Vali Masatlı konuşmasının devamında;”Bugün de Amasya Sıkma Tarhanası’nı Amasya’mızın 17. Coğrafi İşaretli Ürünü olarak tescil ettirmenin mutluluğunu yaşıyoruz.

En zengin mutfaklardan biri olan Türk Mutfağı, Çin ve Fransız mutfakları ile dünyanın en ünlü ve önemli üç mutfağından biri olarak kendinden söz ettirmeyi başarmıştır.

Her ülkenin yemek kültürü ve geleneksel yemekleri önemlidir.  Tarhana da Türk mutfağı için büyük önem taşıyan ve her yöremizde farklı çeşitleribulunan  yiyeceklerden bir tanesidir.

Orta Asya'da yaşayan Türklerin bulduğu, besin değeri yüksek olan tarhana, yüzyıllar boyu özellikle sabah kahvaltılarında ve yemeklerden önce tüketilmiştir.

Kıymetli katılımcılar, her lansmanda ifade ettiğimiz gibi, bizler sahip olduğumuz bu 17 coğrafi işaret tesciliyle yetinmiyoruz, yetinmeyeceğiz. Şu an itibarıyla devam eden 23 tane daha coğrafi işaret çalışmamız bulunmaktadır. Bunlarla birlikte İlimiz 40 coğrafi işaretli ürün sayısı ile Türkiye’de 5. sırada yer alacaktır.