banner17
29 Mart 2024 Cuma

Saka'dan Cumhur İttifakına Tam Destek

KAZA DEĞİL, KADER DEĞİL BU BİR CİNAYET!!!

Bartın’ın Amasra ilçesindeki maden ocağında meydana gelen patlamada 41 işçinin hayatını kaybetmesine Merzifon Demokrasi Platformu üyeleri sessiz kalmadı. Bu Yaşanan kaza değil, kader değil, bu bir cinayet” diyerek tepki gösterdiler.

20 Ekim 2022 Perşembe 10:45
Bu haber 303 kez okundu
KAZA DEĞİL, KADER DEĞİL  BU BİR CİNAYET!!!

  Cumhuriyet meydanı Atatürk Anıtı önünde toplanan platform üyeleri yaptıkları basın açıklamasında; “Öncelikle hayatını kaybeden madenci kardeşlerimizin ailelerine ve yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifa diliyoruz.

Acımız da öfkemiz de büyük.

Ne yazık ki ülkemizde kaza sınırlarını çoktan aşarak adeta seri iş cinayetlerine dönüşen bir tablo ile karşı karşıyayız. Her yıl ortalama iki bin canımız göz göre göre kapı aralanan iş cinayetleri ile aramızdan koparılmaktadır.

İşçi sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) raporuna göre 2022 yılının ilk 9 ayında 1359 işçi hayatını kaybetti. İşçi sağlığı ve İş Güvenliği konusunda çalışma yapan uluslararası örgütlerin tespitine göre iş cinayetlerinin % 98’i önlenebilir olduğu kaydedilmektedir. Yani sadece ama sadece % 2 lik bir kısmının kaza olarak nitelendirilmesi gerekmektedir. Oysa ki ülkemizde iş cinayetleri artık sıradanlaşmış sadece toplu ölümler olduğunda haber yapılır hale gelmiştir.

Maden iş kolunda yaşanan olaylara gelince; yetkililerin ısrarla kader, fıtrat gibi kavramlarla açıklamaya çalıştıkları olaylarda dünya geneline baktığımızda; Çin, ABD, Pakistan ve Hindistan gibi işgücü yüksek olan ve Dünya’da en fazla kömür üreten bu ülkelerde iş sağlığı ve güvenliği performansı bakımından ölüm oranları yıllara göre düşüş gösterdi. Bu ülkeler yaptıkları yeni yasalar ve önlemlerle ölüm sayısının gözle görülür bir şekilde düşmesini sağlarken, Türkiye’de ise geçen yıllara rağmen ölüm oranları düşmedi.

ABD’de 1940’lara kadar maden kazaları ve ölüm sayıları artış gösterirken, 1940’tan itibaren kömür madenciliği iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili çıkarılan yasalar, maden ocaklarındaki sorunlar ve iş güvenliğini tehlikeye sokan durumlar ile ilgili yeni teknolojiler geliştirildi ve yaygınlaştırıldı. Bu gelişmelerin sonucunda ABD’de ölüm oranlarının özellikle 1970’lerden itibaren hızla düştüğü görüldü.

Cumhurbaşkanı başta olmak üzere AKP yetkililerinin maden işkolunda yaşanan olaylardan sonra ısrarla ‘Bu işin fıtratında bu var, kim ne derse desin biz kader planına inanırız” ekseninde açıklamaları hem siyasi iradenin hem de madende görev yapan yöneticilerinin yapması gerekenleri yapmamalarına bir kılıf olarak değerlendiriyoruz. Eğer bu yaşananlar  kader ise dünya da maden iş kolunda son 50 yılda hiçbir ölümlü olay yaşanmayan ülkelerdeki durumu nasıl açıklayacaklar? Evet yaşananlar kader, kaza değil ihmal ve tedbirsizliktir.

KAZA KADER DEĞİL BU BİR CİNAYET!!!

Önlem almak bir yana daha önce toplu ölümler yaşanan madenlerdeki yöneticilerin cezalandırılmayıp adeta ödül verir gibi başka madenlere üst düzey yönetici yapılması da bu durumun kanıtıdır.

Kaza değil, cinayet diyoruz. Çünkü çalışma yaşamı özelleştirme, taşeronlaştırma, sendikasızlaştırma, kayıt dışı, güvencesiz, esnek çalıştırma, kuralsızlaştırma gibi emek düşmanı politikalarla bir bataklığa dönüştürülmüştür. Ne için? İşverenlerin kar hırsı için, emeğin daha fazla sömürüsü için.

Bugüne kadar başta Soma, Kozlu, Karadon, Ermenek, Torunlar olmak üzere yüzlerce, binlerce örnek iş cinayetlerinin kaynağında işçilere,  emekçilere 19. Yüz yılın kölelik koşullarının dayatıldığı bataklığın yattığını fazlası ile ispatlamıştır.

İŞ KAZASI DEĞİL İŞ CİNAYETİ!!!

  Bu bataklıkta İşçi Sağlığı ve Güvenliği önlemleri “maliyet”, yeterince denetim yapmak “gereksiz”,  işçiler işverenin kar hırsı –üretim zorlaması hedeflerine ulaşması gereken “köleler” olarak görülmektedir.

Yaşanan katliamlar “fıtrat,  kader” denilerek geçiştirilmekte katliamların gerçek sorumluları cezasız kalmakta, yıllarca süren davalarda yargılanan bir kaç kişiye ise adeta ödül gibi cezalar verilmektedir.

FITRAT KADER DEĞİL BU BİR CİNAYET!

Facia Tüm Yönleri İle Aydınlatılsın, Sorumlular Hesap Versin! Yıllardır yaşanan her iş cinayetinin üstünün kapatılması, sorumluların açığa çıkarılmaması hepimize yeni katliamlar, yeni acılar olarak dönüyor. Amasra’daki acıdan sonra da tüm topluma aynı tablo dayatılmak isteniyor.

İktidarın tüm sözcüleri birkaç yıl önce Sayıştay tarafından yapılan denetimler sonucu hazırlanan raporlarda ifade edilen eksiklikleri, kusurları inkar etmek için adeta birbiri ile yarışıyor. Amasra’da yaşananlara ilişkin her söz dün TBMM’den geçirilen sansür yasasına dayanarak susturulmak isteniyor.

Oysa yapılması gereken bellidir. Tüm iddialar her yönü ile titizlikle araştırılmalı, sorumlular açığa çıkarılıp yargılanmalıdır.

Çalışma hayatını daha fazla kuralsızlaştıran, çalışanları korumasız bırakan emek düşmanı sistem yapısal olarak işçi cinayeti, meslek hastalığı üreten bir sistemdir. Tek çözüm işçi cinayetlerini yaratan emek karşıtı bataklığı kurutmaktan geçmektedir.

Merzifon Demokrasi Platformu olarak işçi cinayetleri ile aramızdan koparılan tüm işçileri, emekçileri saygı ile anıyor, emek düşmanı sisteme karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizin altını bir kez daha çiziyoruz”ifadelerine yer verildi.

 

 

 

    Yorum yazmak için sitenin üst kısımdan giriş yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen olun!
YAZARLAR Tümü
SON YORUMLAR
HAVA DURUMU
Görüntülemek istediğiniz ili seçiniz:
Merzifon belediyesinin çalışmalarını başarılı buluyormusunuz ?

NAMAZ VAKİTLERİ
Görüntülemek istediğiniz ili seçiniz:
EN ÇOK YORUMLANANLAR
BUGÜN
BU HAFTA
BU AY
E-GAZETE
  • Haber Sistemi DEMO v5 - 08 Ekim 2011Manşeti
SENDE YAZ
Ziyaretçi Defteri
Ziyaretçi Defteri

Siz de yazmak istemez misiniz?

Ziyaretçi Defteri
ARŞİV