İçişleri bakanı sayın S. Soylu ve oğlu, eski ve son başbakan sayın B.A Yıldırım ve oğlu ,eski içişleri bakanı sayın M. Ağar ve oğlu AKP Elazığ millet vekili sayın T. Ağar, AKP millet vekili sayın Ş. Ünsal'ın isimlerinin zikredilerek bulaştıkları gayri meşru iş ve ilişkiler, uyuşturucu,cinayet, rüşvet gibi ithamlar ve isnatlar adeta bu mecralara boca edildi. Karşılıklı ve giderek te artan bir ivme ile restleşme ve ifşalar devam ediyor, edeceğe de benziyor maalesef.
Sayın Soylu' nun bir televizyon proğramında verdiği bilgiler ve belgeler AKP içindeki kaynayan kazanları gün yüzüne çıkardı. Sayın Soylu' nun sayın başbakan Davutoğlu, kendinden önceki bakan ve bürokratları, günümüz de ki bakanlık ve millet vekillerine vermeye çalıştığı gözdağı, ''bakan çocuklarının evlerinde para sayma makinaları çıkmıştı, çocuk pornosu izleyen de var, on bin dolar haraç bağlanan millet vekili var'' gibi söylemleri bilinçli sarfettiğini, iki gün sonra yapılan AKP grup toplantısında AKP genel başkanı ve cumhurbaşkanı sayın R.T. Erdoğan'ın destek açıklaması ve öncesinde MHP genel başkanı sayın D. Bahçeli'nin destek söylemlerine neden oldu. Suların bu demeçle durulacağını zannedenler bir kez daha yanıldı zira, on beş temmuz gecesinin ekranlardaki ve sahadaki sesi İstanbul il terörle mücadele müdürü sayın M. Çalışkan'ın isminin zikredilmesi, eski il emniyet müdürü'nün ve Ankara valisinin suçlanması, sayın Çalışkan'ın ''kim benim gibi birini görevden alacakmış, görelim'' meydan okuma bombası düştü manşetlere ve ortalık derin bir sessizliğe büründü yeniden. Bu itiraf ve ifşaların, yapılan tahkikat ve karşıdan gelen sesler ile doğrulanıyor olması devlet ve milleti yıpratmaktadır. Kim olursa olsun bu ihbar ve ikazların hükümet eli ile değil, savcı ve bağımsız yargı eli ile soruşturuluyor olması toplum vicdanını rahatlatacaktı ama, olmadı. Sayın bakanın ben savcılara teslimim söylemine pek te itibar edilmedi toplum nezdinde. Hukuk ile mahkemelerce temize çıkma bir kez daha ret edildi. Aksine yine muhalefet suçlandı, bir suç örgüt liderinin sözüne itibar edildiği, bundan rant elde edilmeye çalışıldığı birinci ağızdan dillendirildi.(Oysa koruma polisi tahsis edilen, binlere mitingler düzenleyen ve şu anda itiraf eden kendisi olmasına rağmen) Delil, bilgi, belge ve bulgular yok sayılıp, muhalefetin meclis araştırma komisyonu kurulması ile ilgili teklif MHP ve AKP tarafından yine ret edildi. AKP ve MHP tabanına nasıl tesir edecek hep birlikte göreceğiz. BU SULAR DURULMAZ,O TUĞLA ÇEKİLDİ, DUVAR DEVRİLİYOR"ifadelerine yer verdi.