Öncül, sokak hayvanlarına yönelik bir barınak yaparak güzel bir iş yaptı belediye. Fakat bizler de elimizden geldiği kadar sokak hayvanlarına yardımcı olmalıyız. Hayvanlar bizim dostumuzdur. Çünkü; bu dünyayı onlarla paylaşıyoruz, burası bizlerin olduğu kadar onların da evi. Onların da bizler gibi yaşayabileceği başka bir gezegenleri yok. Dünyamızın dengesini korumak için bizler gibi onların da burada bulunması gerekiyor. Dolayısıyla hayvanlarla birlikte, hepimizi misafir eden doğamızı da korumamız şart. Hayvanları korumak ve sevmek ayrı şeyler olsa da, onları korumak ve yaşamalarına yardımcı olmak aslında onları sevmek demektir. Hayvanları sevmek için illa bir hayvan sahibi olmamız gerekmez. Onları korumak için öncelikle bilmemiz gereken birkaç nokta bulunuyor: 1) Onların da en az bizler kadar yaşama hakkı vardır. 2) Bu Dünya bizlerin olduğu kadar onlarındır da. 3) Görünüş olarak farklı olsalar da, bize benzer yönleri vardır: Onlar da sevinir, üzülür, ağlar, aile kurar, bağlanır, acı çekerler. Eğer hayvanları seviyor ve korumak istiyorsak, onların yaşama hakkına saygı göstermeli, çevremizdeki herkese bunu anlatmaya çalışmalıyız. Hayvanları sevmeyenler ya da onlardan korkanlar olabilir. Ama bizim için onemli olan onları herkesin bizler gibi sevmesi değil, zarar vermemeleridir. Bu yüzden de çevremizdekilere zorla onları sevdirmeye calışmaktan çok, onlara zarar verilmemesi için çalışmalıyız. Zor durumda kalmış hayvanları koruyalım. Onların bakımına yardımcı olalım. Bakımını üstlendiğimiz hayvanların yiyeceklerini, içeceklerini düzenli verelim. Aşılarını zamanında yaptıralım. Hayvanlara eziyet edilmesi insanlıkla bağdaşmaz. Öte yandan bu davranış yasalarımıza göre suçtur. Bu suçu işleyenleri uyaralım. Kuşların, karıncaların yuvalarını bozmayalım. Yumurtalarını almayalım. Avlanma mevsimi dışında kesinlikle av hayvanlarını avlamayalım. Hayvanları korkutmayalım, ürkütmeyelim. Onlara şakadan da olsa eziyet etmeyelim. Ve çocuklarımıza bunları anlatıp öğretelim” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.