GÜNDEM Haberleri Tümü

CHP'Yİ MİLLETİN VİCDANINA HAVALE ETTİ

 Ak Parti Amasya Milletvekili Hasan Çilez gazetemize yaptığı açıklamada; "İstanbullular kendilerini yönetecek adayı seçecekler. İşin özü budur. 31 Mart seçimlerinden sonra hukuki hakkımız olan itiraz hakkımızı kullandık. Bundan öncede muhtelif seçimlerde her parti bu haklarını kullandılar ki bu bir önceki seçimde de Kadir Topbaş'ın 600 bin oy farkla kazanmasına rağmen CHP itiraz etmiş ve sayın Topbaş 8 gün sonra mazbatasını alabilmişti. Yine benzer bir durum oldu. Sandıklarda yapılan bazı usulsüzler tespit edilip partimiz bununla alakalı itirazlarını yapmıştır. 29 bin olan oy farkı sandıkların yaklaşık % 1o’u açıldıkça 13 bine kadar düştü. Bu da İstanbul gibi bir büyükşehir oylarındaki bu spekülatif tavır partimizi rahatsız etti ve hukuki itirazlarımızı yaptık. YSK bir karar vermiştir. Verdiği karar mazbatanın bir adaydan alınıp diğer bir adaya verilmesi değildir. Bu husus çok önemlidir. Bu husus üzerinden mağdur edebiyatı yapan CHP adayı ve CHP çevrelerini milletimizin vicdanına havale ediyorum. Burada yapılan şudur. Mazbata CHP adayından alınmış asıl sahibi olan İstanbul halkına verilmiştir. Söz de karar artık İstanbul'lunundur. Herhangi bir adaya mazbata verilmesi bir hukuksuzluk bir kanunsuzluk bir mağduriyet oluşturulması söz konusu değildir. Mazbata asıl sahibindedir, milletimizdedir"dedi. "23 Haziranda İstanbul'lular tekrar sandık başına gidecek kendilerini 5 yıllığına kim yönetecekse onu seçecekler"diyerek açıklamalarına devam eden Milletvekili Çilez; " Sandıktan çıkacak karara hepimizin saygılı olması gerekir. 23 Haziran sonuçları da elbette ki itiraza açıktır, gerekli hukuki gerekçeler ortaya konularak hem Ak Partinin Hem de CHP’nin itiraz etme hakkı da saklıdır. Eğer seçim sonuçlarında Sayın Binali Yıldırım ipi önde göğüslediğinde Cumhuriyet Halk Partisininde bir tereddüttü varsa mutlaka itiraz edecektir. Bu itirazdan dolayı da Cumhuriyet Halk Partisini kınamaya kimsenin hakkı olmayacaktır.  Burada hukuk işlemiştir. Türk demokrasisinin işlerliği ve hukukun üstünlüğü ortaya konulmuştur. Ama bir mazbata alındı diye Türkiye’nin kurumlarını yıpratmak kimsenin haddi de değildir. YSK işini çok iyi yapan bir kurumdur, eksiği yanlışı olabilir ama Türkiye’de seçiler yıllardır çok demokratik ortamda sağlıklı bir şekilde yürütülmekte ve milletin iradesi sandığa net bir şekilde yansımaktadır. Bu sebeple günlük siyasi söylemler uğruna kurumları yıpratmak siyasetçinin birinci sorumluluğu değildir. Siyasetçinin sorumluluğu özellikle parti teşkilatları açısından seçim sonuçlarına gerektiğinde itiraz etmek kendisine oy veren vatandaşın oyunun hesabını sormaktır.  Benzer bir uygulama Merzifon'da olmuştur. İlçe başkanımız konuyu tespit etmiş hemen ilçe seçim kurulumuzu uyarmış ve il genel meclisinde yapılan hatalar düzeltilme ile partimiz ve Cumhuriyet Halk Partisi ile aramızdaki fark yaklaşık 300 oy azalmıştır. Burada itirazımızı yaptık sonuç değişti mi derseniz değişmedi. Amaç sonucun değişmesi değil sandığa gidip oy veren her bir vatandaşımızın hakkının ortaya koyulması açısından parti teşkilatlarında birince derece görevi seçim sonuçlarını yakinen takip edip aslolan neyse sandığın içindeki neyse onun tecelli etmesi için mücadele etmektir. Burada Ak parti teşkilatları kendi üzerine düşen görevi yapmıştır. Seçimlerin vatanımıza milletimize hayırlı olmasını diliyor İstanbul'da yaşayan Hemşehrilerimizden Binali Yıldırım'a desteklerini bekliyorum. Binali Yıldırım gerek Başbakanlığı gerekse meclis başkanlığı döneminde ,gerek uzlaşmalı kişiliği, gerekse sempatik tavırları ve yatırımcı ve proje odaklı çalışması İstanbul için çok büyük avantaj olacaktır. Dünyanın sayılı metropollerinden biri olan İstanbul’umuzun çok daha iyi yatırımlarla kavuşmasının önü açılacaktır"dedi.

Paylaş
Tweet Paylaş Paylaş
Yorum Gönder
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir. Teşekkür Ederiz.
Yorumunuz onaylanmıştır, teşekkür ederiz.
Ad Soyad
Yorumunuz