Ülke gündemini gazetemiz ziyaretinde değerlendiren Gelecek Partisi Merzifon İlçe Başkanı Hacı Bekir Kurt; "Makina kimya kurumunun şirketleştirilmesi önergesi meclisten yine jet hızı ile ve yine MHP desteği ile geçti. Tıpkı Tank palet fabrikasının akıbetine doğru yol alarak hem de.. Yani milli ve yerli bir kurumumuz daha, milletimizin yardım ve sermayesi ile kurulmuş, hani tüyü bitmemiş yetimlerin hakkının olduğu yüzde yüz milli ve milli kadrolu bir kurumumuz. Pespaye peşkeşe maruz kalmak üzere. Yine heves ve hevaya, kadrolaşmaya, bir kaç eski vekil yada kalbur üstü AKP'liye bir kaç maaş verebilecek alan yapılmaya ilk adımı atılmış oluyor,MİLLİYETÇİ,MİLLİ VE YERLİ bir iktidar eliyle....
Bu kurumda milli ve yerli projeler, mühimmat, silah ve bir çok kimya ürünleri gizlilik içinde, istihbarat ve istihbarata karşı koyma açısından ve devlet sırrı kapsamında çalışılan bir kurumumuz olması itibarı ile yabancı mühendis yada eleman istihdamı söz konusu değildir. Alan dışından istihdam kabul edilmeyen, kendine has ve yetkin politikalar ile idare edilen bu kurum şu an itibarı ile arpalık haline getirilip yabancı ve tüm devlet kurumlarında yapıldığı gibi kadrolaşmaya kurban edilecek. Türkiye iş bankasına yapamadıklarını buraya, Türk hava kurumuna sirayet edemedikleri için uçakların bile çürümeye terk edilip Rusya'dan kiralama yolunu seçtikleri gibi bu kurumumuzu aynı kadere terk edecekler.
Milli plan ve projelerimizin vücut bulduğu, ARGE faaliyetlerinin icra edildiği, somutlaştırılıp üretildiği bu kurumumuzun şirketleşmesi devlet sırlarının da ifşa olması anlamına gelmektedir. Gelecek partisi genel başkanı Prof. Dr. sayın Davutoğlu'nu devlet sırrını ifşa etme diye münafıklık ile itham eden sayın Bahçeli ne düşünüyor, nasıl ikna oluyor, ilerde satılmasına nasıl gönlü razı olacak çok merak ediyorum doğrusu? Gerçi iktidar ortağı AKP için devlet sırrından ziyade ticari sırlar daha ehem olduğunu anlayacaktır inşaallah.
Sayın Erdoğan kendini bekleyen seçim hezimetinin farkında ama, geride devasa borç batağı ve kurutulamaz, idare edilemez bir bataklık bırakma gayretinde maalesef. Ayakta kalan neyimiz varsa satıp, yıkıp ve tahrip edip ,konuşan karşı çıkan kim varsa darp edip gitme derdinde.Sonra ''bakın ben size dedim, bunlar devlet yönetmekten aciz'' diyecek. Tıpkı büyük şehir belediyelerinde yaptıkları gibi 'TOPAL ÖRDEK' sendromu...YAZIK"ifadelerine yer verdi.