MHP Merzifon İlçe Başkanı Hüseyin  Saka basın mensuplarına yaptığı açıklamalarda , “Bizde lider, teşkilat, doktrin ilkesi vardır. Liderin emri sorgulanamaz, tartışılamaz. Genel Başkanımız net olarak ‘ittifak yok’ dedi. Bizde yapmadık. İttifak yapıp, yapmamak Hüseyin Saka’nın elinde değil. Hala 2.5 yıl  geçmesine rağmen ‘Hüseyin Saka ittifaka yaklaşmadı’ denilmesin. Genel başkanımız bize bu şekilde emretti. Bizde bu şekilde yaptık. Genel başkanımız bize aksini emretseydi ittifak yapacaksınız deseydi onlardan önce çıkar, koşardık. Ama genel başkanımız net olarak ‘ittifak yok’ dedi.

İYİ Parti, CHP Amasya’da tek adayla birleşti. Ona rağmen Belediye Başkanımız Mehmet Sarı’ya ‘devam edeceksin, Amasya ve çevresinde ittifak yok’ dedi. Çünkü burada beka meselesi yok. Burası İstanbul, Ankara değil. Burada Cumhuriyet Halk Partili hiçbir arkadaşım terörist değil, bana gönül vermeyen oy vermeyen hiçbir arkadaşımız Merzifon’u yakacak, yıkacak insan değil. Biz iktidar ortağı değil ittifak ortağıyız. İttifak yapıp, yapmamak Hüseyin Saka’nın haddine değil"dedi.

Yerel seçim sürecinde iftiralara maruz kaldığını anlatan Saka, “Allah o kadar büyük ki, her defasında karşılarına çıkarıyor bunları. İftiralar atıldı, paralar, daireler aldığım konuşuldu. Hepsini mahşere bıraktım. Müslüman’ın görmediği bir şeye iftira atması kafirliktir, münafıklıktır. Allah hesabını soracak. Mahşerde onlardan hakkımı alacak. Allah beni nerelere getirdi. Yine koşturuyorum, ticaretimi yapıyorum. Kimse haram kattı, edepsizlik yaptı diyemez. Son defa söylüyorum. 2,5 yıldır ‘ittifaka Hüseyin Saka yapmadı, yaklaşmadı’ söylemleri hala konuşuluyor. Yaptıkları hiçbir icraat yok. Bu arkadaşların konuşacakları bir şey yok, malzemeleri biziz.

“İktidar partisi olarak yaptıklarını anlat. Sosyal medyadaki bazı paylaşımları da uygun bulmuyorum. Bu nasıl çapsız bir siyaset? Bütün ilçe başkanlarına söylüyorum. Üslup kimliktir. Yukarıda genel başkanlar nezdinde nasıl bir siyaset izlenirse izlensin. Muhatapları genel başkanlardır. Siyasette denklik vardır.

Üslup yanlış. Siyasetçilerin işi sosyal medyada yazı yazmak değildir. Yazan ben olmalıyım çözüm odağı sensin. Bunu belediye içinde iktidar içinde söylüyorum. Muhalefeti ben yapacağım. Mesela ilçemizde su problemi var. Belediye başkanının tüm siyasi parti temsilcilerini bir araya getirip, her partinin genel başkanıyla görüşme yapması lazım. Biz yanına gelmezsek hesabını bize sorsun. O zaman çık ve ‘bunların derdi makam, Merzifon değil de. Birleştirici bir şey olması lazım. Olan Merzifon’a oluyor. Seçim zamanında fabrikayı dillendiren tek bendim. Belediye fabrika açmak zorunda, işletme açmak zorunda. Gençlerimizin eline tepsi değil altın bilezik vermek zorunda. Sözüme geldiler. Fabrika açmak için uğraş veriyorlar.

Belediyeyi yöneten adamın eğitim seviyesi benden yüksek olabilir ama çapı benden büyük olmak zorunda. Elini attığında koparacak. Ticari zekası olacak. Belediye bir ticarethanedir, bütçeyle yönetiliyor. Yatırımcı getir. Gençlere sanat öğretmemiz lazım. Hiçbir zaman park felan yapacağım demedim. Bu memleketin gencini buradan göndermeyeceğim dedim. İşi ayağına getireceğim dedim. Yavaş yavaş söylediklerim olmaya başladı. Buda bizi mutlu ediyor. Bizim işimiz şov yapmak değil, çare bulmak"dedi. Başkan Saka, “1 Haziran’da kısıtlamaların kalkmasıyla birlikte Genel Merkezi’mizden gelen talimat doğrultusunda sahaya indik. Ziyaretlerimizde pandemiden dolayı esnafımızın daha fazla destek noktasında sitemli olduğunu gördük. Ancak bu sadece bizim ülkemizde değil tüm dünyayı etkisi altına almıştı. Biz, yine devletimizin yapabileceğinin en iyisini yaptığını düşünüyoruz. Baktığımızda, aşılamada birçok ülkede hala birinci dozlar olmamışken ülkemizde üçüncü dozlara geldiğini görüyoruz.

Virüsün çıktığı günden itibaren parti ve şahsım olarak maske konusunda yardımcı olduk. Amasya Valiliği’ne 1 milyon adet , Devlet Malzeme Ofisi’ne 7-8 milyon adet hibemiz oldu. Merzifon’da da hiçbir ücret talep etmeden birçok kuruma ücretsiz maske desteği verdik"dedi.

Gelecek Partisi’nin İlçe Başkanı Hacı Bekir Kurt’un eleştirilerinede cevap veren başkan Saka, “Merzifonumuzda da üç tane yeni partinin kuruluşu gerçekleşti. Gelecek Partisi, DEVA Partisi ve Memleket Hareketinin ilçe başkanlıkları oluştu. Gelecek Partisi’nin İlçe Başkanı Hacı Bekir Kurt  açıklamalarında sürekli ülkücülükten dem vuruyor. Bir insanın ülkücülükten dem vurup da Serok Ahmet’in yanında ne işi var hala anlamıyorum. Siyaset yapmak istiyorsan, ülkücüysen, Başbuğ’u dilinden düşürmüyorsan burasının adresi Milliyetçi Hareket Partisi’dir"dedi. Gelecek Partisi İlçe Başkanının geçtiğimiz günlerde yaptığı basın açıklamasına ortamı germemek adına cevap vermediğini dile getiren Başkan Saka; Konuşturmasınlar beni, konuştururlarsa kapı dışarı çıkamazlar. Siyaset yapacaklarsa adam akıllı yapsınlar. Biz ne Ahmet Davutoğlu’na, ne Ali Babacan’a ne de Muharrem İnce’ye bir tane hakaretim olmadı. Onların muhatabı benim Genel Başkanımdır. Onların cevabını Genel Başkanım verir. Ben sadece Merzifon’da gündemle ve yapılanlarla alakalı fikrimi beyan ederim. Ama ülkede bir sürü sıkıntı ve sorun varken bunlarla alakalı çare bulmak varken, proje geliştirmek varken kalkıp da Milliyetçi Hareket Partisi’nin Genel Başkanını hedef alarak sözler söylersen burada da biz dur deriz. Milliyetçi Hareket Partisi’ni diğer siyasi partilerle karıştırmasınlar. Tüm siyasi partiler için söylüyorum, Milliyetçi Hareket Partisi kimsenin koltuk değneği değildir. 5 bin yıllık mazisiyle Türk milliyetçiliğinin siyasallaştırılmış bir hareketidir"dedi. "Son günlerde bakıyoruz ülkeyi germek için hoca kılıklı müsveddenin birisi çıkıyor, Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret ediyor, diğeri onun karşısında sen neden böyle yaptın diyemiyor. Öteki çıkıp Mustafa Kemal Atatürk diyemiyor sadece Mustafa Kemal diyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün sevdasını biz yaşıyoruz, siyasetini başkaları yapıyor" diyen Başkan Saka, “Bizim Adalet ve Kalkınma Partisi’nin her şeyine çok iyi yaptı deme durumumuz yok, yanlışına yanlış, doğrusuna doğru deriz. Milliyetçi Hareket Partisi davası olan, inandığı değerleri olan bir siyasi harekettir. Bir Cumhuriyet Halk Partisi davası olan inandığı değerleri olan siyasi harekettir. Diğerleri ise sadece siyasi harekettir. Bu ülkede birçok siyasi parti gelmiştir gitmiştir ama 50-100 yıldır iki tane siyasi parti vardır ki ne seçmen kitlesini kaybeder ne de sevdasını taşıyan insanları kaybeder.

Merzifon yaşanabilecek, siyaseti çirkinleşmeyeceği bir şehir. Merzifon’da insanların daha çok iç içe olduğu, siyasi kavgaların yaşanmadığı bir şehir. Şuanda baktığımızda gençlerin üzerinde müthiş derecede sağ – sol ayrımı olmaya başladı. Bunlar Milliyetçi Hareket Partisi’nin suçu değil. Milliyetçi Hareket Partisi sahaya inerse onların hiçbirisi çıkamaz. Biz bunu 15 Temmuz da gördük. Saat Kulesi’nin dibinde simit yiyenler kendilerini gazi olarak nitelendirmesinler. Bu ülkenin gazileri denilince 1980’de Mustafa Pehlivanoğlu’na, iftar sofrasında şehit edilen Ruhi Kılıçkıran’a baksınlar. Saat 2-3’e kadar oturup da haydi şurada haşlama yeyip gelelim diyenler değildir gazi. Bugün 250 tane 15 Temmuz şehidimiz var, onun yanı sıra 1980’ne baksınlar. Sağdan, soldan farketmiyor insanlar nasıl yaşları büyültülüp asılmış onlara baksınlar. Bugün çıkıp kafelerde sigarayı yakıp biz 45 gün bekledik diyenlere söylüyorum, Merzifon’da ne vardı da neyi bekledin?  Yine benim Genel Başkanım ilk tepkiyi koydu. O gün Genel Başkanımız Devlet Bey çıkıp kabul edilemez olduğunu ve ülkücüleri meydanlara davet ettiğini söyledi. Ülkücüler sokağa çıktı. Genel Başkanımızın her söylediği bizim için emirdir"dedi.